17 Ocak 2016 Pazar

Emel Gazimihal

''Türkiye’nin ilk kadın haber spikeri''


Türkiye'de ilk radyo yayını, 6 Mayıs 1927 tarihinde, Sirkeci Büyük Postane'de yapıldı. Henüz kimsede radyo alıcısı olmadığı için, her akşam postane binasının kapısının üzerine yerleştirilen hoparlörler aracılığıyla yayın halka duyuruldu.ilk radyo spikeri, Gazi Sadullah Bey (Evrenos)'dir. Radyo'da yapılan ilk anons şöyleydi: "Alo, alo muhterem samiin, burası istanbul Telsiz Telefonu 1200 metre tul-i mevç, 250 kilosaykıl... Bugünkü tecrübe neşriyatımıza başlıyoruz."Sadullah Evrenos'tan sonra Mesut Cemil hem spiker hem de saz sanatkârı olarak, Eşref Şefik özellikle spor müsabakalarını anlatmak için radyoda göreve başladılar.Türkiye'nin ilk kadın spikeri, 1937'de Ankara Radyosu'nda göreve başlayan Emel Gazimihal'dir. Atatürk'ün isteğiyle eğitim için BBC'ye gönderilen Gazimihal, II. Dünya Savaşı yıllarında dünyada savaş haberlerini okuyan ilk kadın spikerdi.



Radyo Mecmuası - Emel Gazimihal





Emel Gazimihal; 1937 yılında başladığı spikerlik yıllarında gene birçok aksaklıktan söz ediyor: "Gece saat 11, ben haberleri okuyorum. Çok heyecanlı bir haberdi harp hakkında. Bir aralık ben konuşurken tıkır tıkır bir şeyler oluyor. Susup etrafıma bakıyorum, ses kesiliyor. Hoparlörün arkasına rahatlıkla bir insan saklanabilirdi. Ben haber okuyorum, tıkırtı devam ediyor, ben susuyorum, tıkırtı kesiliyor. Heyecanlandım. Plakları da biz kendimiz çalardık, altında da küçük bir kâğıt sepeti. İçinde de bir fındık faresi... Düşünün ben fareden korkan birisi olmuş olsaydım ve heyecanla bağırmış olsaydım... düşünün artık Türkiye'nin halini... tasavur edebilirsiniz, tam savaş sırası... işgale mi uğradık diyeceklerdi." Özellikle canlı yayınlardaki "aksilikler" ilgi çeken bir tema olarak beliriyor. Ancak radyodaki disiplin, hatta "korkunç disiplin" çeşitli aksiliklere eşlik eden bir tema. Bir kanun sanatçısının dediği gibi, "Müdür beyin merdivenlerinden çıkamazdık, koridorda elimizde sigara dolaşamazdık, gene de memnunduk, disiplin olan yerde memnuniyet olması lazım." Nitekim sonuçta "sevgi" her şeyi tatlıya bağlıyor. Emel Gazimihal, başka birçok eski radyocu gibi, yenilere şu öğütü veriyor: "Ancak bu mesleği çok severseniz, bu işi yapınız. Eğer sevmezseniz bu meslekte muvaffak olunamıyor."








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder