Yaşar Nezihe (Bükülmez); 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler bayramı için ilk Türkçe şiiri yazan kadın şairdir.
Nezihe Bükülmez, sadece edebî kimliğiyle değil, hayat hikâyesi ile de
yaşadığı dönem içerisinde ve sonrasında dikkatleri üzerine toplamıştır.
Hayatındaki her tür hadiseyi bir halk çocuğunun samimiyetiyle şiirlerine
taşırken döneminin sosyal hadiselerini aynı içtenlikle işlemek istediğinde
zaman zaman yanlış anlaşılmıştır. Basılmış iki eseri, dergilerde yayımlanmış
şiirleri ve basılmamış bir şiir defteriyle Yaşar Nezihe Bükülmez Türk
edebiyatında sesini şiirleriyle duyurmaya çalışan farklı bir kadın
edebiyatçıdır.
Hayatı boyunca unutamayacağı bir aşk yaşar. 1934 yılında tanışıp ölene kadar
mektuplaşarak tüm şiir defterlerini teslim ettiği Taha Toros’a defalarca anlattığı bu aşk
hikâyesinin kahramanı sokaklarında devriye gezen Hilmi Çavuş’tur.
Yaşar Nezihe’nin babası Kadri Efendi, fakirliklerine çare olacağı düşüncesiyle kızını
kendisinden yirmi yedi yaş büyük olan Atıf Zahir Efendi ile evlendirir. Yaşar Nezihe’nin babası Kadri Efendi, fakirliklerine çare olacağı düşüncesiyle kızını
kendisinden yirmi yedi yaş büyük olan Atıf Zahir Efendi ile evlendirir. Bükülmez, ayrılıkla neticelenen ilk evliliğinin ardından Mühendis Fevzi Bey’le evlenir. Asıl hayatını bağladığı ve darbesi ile yıkıldığı bu ikinci eş ile beş buçuk sene
birlikte kalır. Bu evlilikten Sedat, Suat ve Vedât isimli üç oğlu olur.
Fevzi Bey, hovardalık yönü
ağır basan, iş icabı yaptığı seyahatlerde bu zaafını gerçekleştirme imkânı bulan biridir. Bir süre
sonra âşık olduğu birinin peşine takılarak eşini ve çocuklarını yüzüstü bırakıp gider. Sedat ve
Suat açlıktan ölürler. Eşinin yaptığı ihanet ve sorumsuzluğu Yaşar Nezihe affetmez.
“Ayrılığımızdan beş yıl sonra, Mühendis Fevzi Bey’den bir haber geldi. Ağır hasta
imiş; beni evine çağırıyordu. Hiç titremeden gittim. Karyolasında son dakikalarını yaşıyordu.
Benim elimden bir yudum su istedi. Arzusunu hemen yerine getirdim. Suyu içtikten sonra yaşlı
gözlerle, ‘Beni affet Nezihe!’ dedi. Beynimde beş yıllık sürünmenin, onun yüzünden fidan gibi
iki çocuğumu kaybetmenin tartışmasını yaptım. Çektiğim acılarla nasırlaşmış olan kalbimin son
cevabını verdim.
- Affedemem!
Üç saniye sonra gözleri kapandı. Avucumun içindeki eli buz gibi soğudu; ölmüştü”
Yusuf Niyazi ile 3. evliliğini yapar fakat bu evlilik sadece 50 gün sürer.
“Evvelce nişanlı kaldığımız Yusuf Niyazi Bey, aradan 13 yıl geçtikten sonra, bana talip
oldu! Yakamı bırakmadı. İlk iki evliliğimden yüreğim yanıktı. Ama üçüncü kez de olsa talihimi
bir daha deneyim, dedim! Hay demez olaydım! Güya yuvamıza uğur getirir diye, nikâh
günümüzü, ikinci meşrutiyetin dördüncü yıldönümüne rastlayan 10 Temmuz 1912’ye
düşürmüştük. Niyazi’nin görev yeri olan Cide’ye gitmek üzere İstanbul’dan vapura bindik.
Adam daha vapurda iken çapkınlığa başladı. Cide’ye vardığımızın on ikinci günü de evvelce
boşadığı iki kadını eve getirdi. Gayet soğukkanlı bir dille ‘Hep birlikte otururuz!’ dedi.
Nikâhlandığım 10 Temmuz günü ben onun onuncu karısıymışım da haberim yokmuş! Ancak
elli gün dayanabildim. İstanbul’a dönüp mahkemeye başvurdum. Adam, boşamam boşamam,
diye tutturdu. Zar zor boşanabildim. Üç evliliğimde, düş kırıklığına uğradım. Hiçbirinden ne
birlikte olduğum günlerde ne de ayrıldıktan sonra on paralık yardım ya da nafaka ve tazminat
gibi bir şey görmedim”
Çok kısa süren bu üçüncü evlilik, Yaşar Nezihe’nin yaptığı en sağlıklı evlilik gibi
görünmektedir. Boşandıktan sonra kırk yılı aşkın bir süre mektuplaşırlar. Taha Toros’un
arşivinde Yaşar Nezihe’ye ait zarfta bulunan mektupların büyük bir kısmı Yusuf Niyazi
Erdem’e aittir. Son evliliğinin bitmesiyle şaire, hayat yolunda oğlu Vedat ile tek başına kalır.
Çoğul Şiirlerin Gölgesinde Tekil Bir Kadın:Yaşar Nezihe linkine tıklayarak Radikal 'in şair hakkındaki haberine ulaşabilirsiniz.
Çok kısa süren bu üçüncü evlilik, Yaşar Nezihe’nin yaptığı en sağlıklı evlilik gibi
görünmektedir. Boşandıktan sonra kırk yılı aşkın bir süre mektuplaşırlar. Taha Toros’un
arşivinde Yaşar Nezihe’ye ait zarfta bulunan mektupların büyük bir kısmı Yusuf Niyazi
Erdem’e aittir. Son evliliğinin bitmesiyle şaire, hayat yolunda oğlu Vedat ile tek başına kalır.